Psikolojik sorunlarla mücadele ediyorsanız ya da zor bir dönemden geçiyorsanız terapi almak sizin için doğru bir tercih olacaktır.
Öncelikle terapiye gelmek, utanılacak bir durum değildir. Terapi alıyor olmanız sizi “sorunlu” ya da “deli” yapmaz. Her insanın zaman zaman hayatında güçlükleri olur ve bazen bu konuda desteğe ihtiyaç duyar. Nasıl ki kolunuz kırıldığında tedaviyi ertelemek ya da görmezden gelmek iyi bir fikir değilse, aynı şey psikolojik sorunlar için de geçerlidir. Güvenilir ve bu konuda eğitimli biriyle konuşmak sorunlarla baş etmede, öz güveni geliştirmede, ilişkileri düzenlemede ve öz değeri artırmada yardımcı olacaktır.
Ne zaman terapi almanız gerektiğiyle ilgili Amerikan Psikoloji Derneği, sizi sıkıntıya sokan bir veya daha fazla sorununuz varsa ve bu günlük yaşamınızı etkiliyorsa terapi almanızın vaktinin geldiğini öne sürüyor.
Terapi zamanının geldiğine dair işaretler
1- Kendinizi çok bunalmış hissediyorsunuzdur.
Duygularınız yönetmekte zorluk çektiğiniz yoğunlukta ise bu o duyguların altında ezilmenize ve belki de günlük hayatınızı sürdürmede zorluğa sebep olacaktır. Bu durum doğal olarak iş hayatınızı, sosyal ve yakın ilişkilerinizi etkilemeye başlayacaktır. İşe ya da okula gitmek için yataktan kalkamamak, günlük görev ve ödevleri yerine getirememek, kendinize ve sorumlu olduğunuz kişilere bakım verememek, karar alamamak ya da kararlarınızı sürdürememek, ani duygusal iniş ve çıkışlar yaşamak bazı örnek durumlardır. Duygusal bunalımın, stres, travma ve ilişki sorunları gibi pek çok nedeni vardır ve terapi ile duyguları düzenlemek ve ezici duygularla baş etme becerisi kazanmak mümkündür.
2- Uyku sorunları yaşıyorsunuzdur.
Psikolojik iyi oluş ile uyku arasında sıkı bir ilişki vardır. Sorun yaşadığımızda uyku düzenimiz bozulmaya başlar. Daha az ya da daha fazla uyumaya başlayabiliriz. Uyku yoksunluğu olumsuz düşünmeye yol açabilir ve sizi duygusal olarak daha savunmasız hale getirir. Aşırı uyku ise, sizi hayatı yaşamaktan alıkoyar. Duygusal sıkıntılar, uyku kalitenizi bozar. Ne kadar uyursanız uyuya kalmanıza ve kendinizi yorgun hissetmenize de neden olabilir. Uyku sorunları özellikle kaygı, depresyon, bipolar bozukluk ve DEHB yaşayan kişilerde yaygındır.
3- Sosyal olmaktan kaçınıyorsunuz veya ilişkileri sürdüremiyorsunuz
Duygusal sorunlar sizin arkadaşlarınızdan ve yakınlarınızdan uzaklaşmanıza neden olabilir. Daha çok içe kapanır ve insanlarla daha az konuşursunuz. Terapi yaşadığınız şeyle ilgili biriyle özel olarak konuşmanıza yardımcı olur. Sosyal desteğe ulaşmanızı teşvik eder.
4- Kendinizi umutsuz hissediyorsunuzdur.
Umutsuzluk özellikle depresyonla ilgili bir durumdur. Umut kötü zamanları atlatma konusunda önemli bir yakıttır. Terapi kişiye bir umut yolu açar.
5- Sürekli tekrar eden, sizi tüketen endişeli düşünceleriniz vardır.
Zaman zaman aklımıza bizi kaygılandıracak düşüncelerin gelmesi normaldir. Fakat bu düşünceler takıntılı ve müdahaleci hale geldiyse ve onlarla baş etmek için bir takım ritüeller geliştirdiysek bu OKB (Obsesif Kompulsif Bozukluğun ) işareti olabilir. Terapi, bu düşünceleri sağlıklı bir şekilde nasıl kabul edeceğinizi, onlara nasıl meydan okuyacağınızı ve yöneteceğinizi öğrenmenize ve onların sizi kontrol etmesine izin vermeyi bırakmanıza yardımcı olabilir.
6- Duygularınızı kontrol edemezsiniz
Öfke, kaygı , korku, neşe gibi duygularınızı kontrol etmede güçlük yaşıyorsanız bu duygu durum bozuklukları ya da kaygı bozukluğunun bir semptomu olabilir. Terapi, duygulara tepkileriyle mücadele edenler için çok yardımcı olabilir.
7- Hiçbir şeyi umursamıyorsanız
Yoğun duygular ezici ve dayanılmaz hale geldiğinde kişi aniden hiçbir şeyi umursamamaya başlayabilir. Bu durum klinik depresyonda çok yaygındır. Bu tip depresyon beraberinde intehar düşüncelerini ve girişimlerini getirebilir.
8- İş yerinizde/okulda sorunlar yaşıyorsunuz.
Duygusal sıkıntılarınız işinizi veya okul hayatınızı etkilemeye başlayabilir. Sık sık rapor almak, işi tamamlayamamak, çalışma konusunda isteksizlik, okula devam edememek, performans düşüklüğü gibi sorunlar yaşayabilirsiniz. Bu sorunlar başlı başına stres ve endişe kaynağı haline gelir.
9- Normalden daha fazla veya daha az yiyorsunuz
Duygusal sıkıntılarla mücadele etmek sizi yetersiz veya fazla yemenize neden olabilir. Duygusal yeme, zihinsel sağlıklarıyla mücadele eden insanlarda çok yaygındır. Terapi genellikle düzensiz yeme de dahil olmak üzere çok sayıda zihinsel sağlık sorunu yaşayan insanlara yardımcı olmak için kullanılır.
10- Yakın zamanda kötü bir olay (travma) yaşadınız ya da geçmişinizde yaşadığınız travmalar hala etkisini sürdürüyor.
Terapi, yakın zamanda veya geçmişte bir travma yaşamış kişiler için çok faydalıdır. Travmanın ve bunun sizin için ne anlama geldiğinin üstesinden gelmenize ve hayatınızı yeniden inşa etmenize yardımcı olabilir.
11- Yas tutuyorsunuz ya da yas tutamadığınızı hissediyorsunuz
Kaybımız karşısında yas tutmak yolumuza devam etmemizi hatta gelişmemizi sağlar. Eğer yasın getirdiği keder ve öfke ile baş etmede güçlük yaşıyorsanız, yasınız uzamışsa ya da yas tutamadıysanız terapi almanız yasın konuşulmasını ve işlenmesini sağlar.
12- Sorunlarınızla başa çıkmak için seks, madde, alkol kullanımı gibi yollara başvuruyorsunuzdur.
İnsanlar bazen acıdan kaçmak için uygunsuz savunmalar kullanırlar. Seks ve bağımlılık yapan her madde ve davranış (teknoloji bağımlılığı, alışveriş bağımlılığı, kumar gibi) dopamin miktarını artırarak bir süreliğine daha iyi hissettirse de bu sürdürülebilir bir durum değildir. Her türlü bağımlılık beraberinde sağlık, finans, ilişki, sosyal statü, iş gibi birçok kaybı beraberinde getirir. Anlık hazlar ne yazık ki sorunlarımızı çözmez çoğu zaman kendisi başlı başına bir sorun haline gelir.
13- Sağlık sorunları yaşıyorsunuz fakat doktorunuz tıbbi bir neden bulamıyor, psikolojik kökenli olabileceğini söylüyor.
Beden ve duygular arasında yakın ilişki vardır. Bazen bir şeylerin ters gittiğini anlatmak için bedenimiz bize sinyal gönderir.